Emel TÜTEN SEVİM
2011-2012 Güz Dönemi (Öğrenim Hareketliliği) – UTP, Bydgozscz/POLONYA
2013 Yaz Dönemi (Staj Hareketliliği) – UTP, Bydgozscz/POLONYA
Bölümümüzün ilk mezunlarından biriyim. ERASMUS’la İtalya’ya gideceğim düşüncesiyle henüz 1. Sınıfta iken başvuru yapıp sınava (benim dönemim de sözlü idi) girmiştim. Ancak o dönemde İtalya ile ikili anlaşmanın olmaması nedeniyle Polonya’yı tercih etmek durumunda kalmıştım. Sonradan farkettim ki Polonya benim için daha iyi olmuş. Çünkü para biriminin (zloty) olmasından dolayı verilen hibenin fazlasıyla yeteceği ve rahat rahat diğer Avrupa ülkelerine gezi planlayabileceğiniz bir yer. Çünkü hazır gitmişken ve schengen vizeniz varken diğer ülkelere mutlaka gitmek isteyeceksiniz. Ben yaklaşık 6 ay süren öğrenim hareketliliği boyunca Paris, Barselona, Berlin, Porto, Roma gibi birçok güzel Avrupa şehrini gezme fırsatım oldu, ki bunların yanında Polonya’nın çoğu şehrine gittim. Her ülke ve şehirlerde gördüklerim ve yaşadıklarım bana çok büyük tecrübeler kattı.
Üniversiteye kadar ailesinin dizinin dibinden ayrılmayan biri olarak ilk defa yurtdışına çıkıyor olmak heyecan kadar korku da uyandırmıştı. Ancak gittikten sonra çok uzun sürmüyor o korkunun geçmesi, gerekli olan yerleri kolayca öğrenip düzeninizi kuruyorsunuz. Çünkü gittiğinizde hem oradaki hocalar, hem de oradaki koordinatör tarafından belirlenen “buddy”ler size her konuda yardımcı oluyor. Bu sayede oradaki insanlarla da hemen kaynaşıyor ve sosyalleşiyorsunuz.
Eğitimimizin bir veya birkaç dönemini Avrupa’da almamızı sağlayan bu program gerçekten bizler için çok büyük bir fırsat. Bu fırsatı kaçırmamakta fayda var. Çünkü kendime baktığımda ERASMUS öncesi ve sonrası gerek normal yaşamımda gerekse eğitim hayatımdaki ben de çok büyük fark var. Bir kere şunu belirtmeliyim ki artık uzun veya kısa süreli bilmediğim bir yere (şehir veya ülke) gidecek olmak benim için fark etmiyor, neresi olursa olsun başımın çaresine bakabileceğimi ve her türlü zorluğun üstesinden bir şekilde gelebileceğimi biliyorum.
Eğitim olarak ise kattıkları saymakla bitmez. Yabancı dilde eğitim alıyorsunuz yeri geliyor zorlanıyorsunuz ama zorlandıkça okuyup-araştırıp en güzel şekilde öğreniyor ve kendinizi geliştiriyorsunuz. Buradakinden farklı olarak orada gördüğünüz ve pratik yapma imkanı bulduğunuz laboratuvarlar ve cihazlar size ilerideki çalışmalar için deneyim kazandırıyor.
Ayrıca her gidiş bir sonrakinin kapısını aralıyor, en azından bu benim için öyle oldu. Öğrenim hareketliliğinden sonra staj hareketliliğinden de hibe alarak yararlanabileceğimi öğrenince yeniden başvuru yaptım. O dönemde staj için gideceğiniz kurumu (üniversitesi, enstitü vb.) kendimizin görüşüp, kabul alması gerekiyordu. Ben de daha önce gitmiş olduğum UTP’deki koordinatör ile yazışıp gereken işlemleri yaptıktan sonra 2013 yaz döneminde zorunlu yaz stajımı orada tamamladım.
İşin özü; bu programdan birkaç kez yararlanmış biri olarak tavsiyem, bu fırsatı kaçırmamalı!